Kienböck hastalığı el bileğindeki 8 küçük kemikten lunatum adı verilenin bugün hala tam olarak bilmediğimiz bir nedenden dolayı kan dolaşımının bozulması ve ostenekroz yani kemik çürümesi adı verilen bir olayın ortaya çıkmasıdır. Günümüzde genellikle bu hastalığa yakalanan hastaların ön kolundaki ulna kemiğinin, radius kemiğinden yapısal olarak birkaç milimetre daha kısa olması sonucu lunatuma daha fazla yük binmesine bağlı olarak lunatum’da önce mikro kırıklar oluştuğu daha sonra da zaten dolaşımı çok güçlü olmayan bu kemiğin kan dolaşımının, yani beslenmesinin bozulması sonucu kemik çürümesine maruz kaldığı düşünülmektedir. Hastalık yüzyılı aşkın süredir tanımasına rağmen tedavisinde bugüne kadar çeşitli yöntemler uygulanmış ancak hiçbirinde garantili sonuçlar elde edilememiştir.
Hastalığın tanısının erken dönemde konulmasında MR değerli bir tetkik yöntemidir. Hastalık el bilek röntgenlerinde ancak ileri evreye ulaştığında tanınabilmektedir. Bu nedenle tanı konulamayan el bilek ağrılarında hızla MR tetkikine başvurulması önerilir. Hastalık erken dönemde lunatmun iç yapısını bozmakta, zaman geçtikçe canlılığını yitirerek küçülen lunatum el bileği mekaniğini bozmakta, daha ileri evrelerde ise el bileğinde artroz yani kireçlenme gelişmektedir. Hastalık erken evrede tanındığında radius kemiğini birkaç milimetre kısaltarak lunatumun üzerindeki yükü azaltmak suretiyle iyileşmesini sağlamak mümkündür. Yine erken evrelerde nekrozlu lunatuma damarlı kemik greftleri yerleştirilmesi şeklinde bir ameliyat yöntemi de vardır. El bileği mekaniği bozulduktan sonra lunatumu kurtarmak mümkün olmadığı için hastanın ağrısını kesmek adına el bilek kemikleri arasındak eklem dondurma ameliyatları yapılmaktadır. Bu ameliyatlar el bileği ekleminde bir miktar hareket kısıtlılığına neden olur. El bileği ekleminde artroz gelişen en ileri evrelerde ise bilek kemiklerinin bir kısmının çıkarılması veya el bileğini tamamen hareketsiz bırakacak şekilde el bilek dondurma ameliyatları yapılmaktadır.
Elbilek anatomisi şematik ve radyolojik olarak aşağıda görülmektedir.
R:Radius U:ULna A:Skafoid kemik
B:Lunatum kemiği C:Trikuatrum Kemiği
D:Pisiforme kemiği E:Trapezium kemiği
F: Trapezoideum kemiği G:Kapitatum kemiği
H:Hamatum kemiği *Her iki görüntüde de ulnanın radiustan birz daha kısa olduğu görülüyor.